Henüz geride bıraktığımız 2014’te düzenlenen Oracle OpenWorld etkinliğinde Oracle CEO’su Mark Hurd, dikkat çekici açıklamalarda bulunmuştu. Hurd, sosyal ve mobil teknolojilerin bulut bilişim tarafından ciddi olarak etkileneceğini ve kurumların da iş yapma biçimlerini buna göre değiştirmek zorunda kalacaklarını belirtmiş ve şunu eklemişti: “Dünyadaki değişim çok derinden ve çarpıcı bir biçimde gerçekleşiyor”.
Değişimde bulut teknolojileri başı çekerken, veri patlaması, iş dünyasında sosyal mecraların kullanımı, mobilitenin doğuşu ve hızlı gelişimi ile tüketici taleplerinin çeşitlilik göstermesi yine bu değişimin etkenleri arasında yer alıyor. Hurd, gelecek 10 yıl için şunları söylüyor: “Önümüzdeki 10 yıl için şunu öngörüyorum ki her şey “insan” için olacak. Yani çalışanlar ve müşteriler için. Çalışanlar, nasıl çalışmak istiyorlarsa o şekilde çalışacaklar ve bunda belirleyici olacaklar. Tüketiciler ise ürünleri nasıl satın almak istiyorlarsa o şekilde satın alacaklar.” Hurd’ün söylediğine göre CIO’lar (Chief Information Officer-Bilgi Sistemleri Grubu Başkanı) için en dikkat çekici zorlu görev ise en makul bütçelerle bu inovatif gelişmelere göre sistemlerini güncellemelerinin beklenmesi. Hurd, CIO’ların bulut için ve mobil erişim için geliştirilmemiş 20 yıllık uygulamaları hala kullanmaya çalıştıklarını belirtiyor. Fakat yine de bilgi teknolojileri organizasyonları, bütçelerinin %80’ini güncellemek için kullanıyor çünkü iş yapmaya, ticari hayatlarını sürdürmeye ihtiyaçları var ve baştan başlamak için zamanları yok. Bu noktada Oracle, sıfırdan bir sistem kurmaya ticari anlamda zamanı olmayan kurumlara harcamalarını azaltabilecek şekilde gerçek zamanlı bir yenilenme vaat ediyor. Bunu da sistemleri bulut bilişime uyumlu hale getirecek şekilde yapıyor.
Bu şekilde inovasyona adaptasyon ihtiyacı duyan ve Oracle’dan destek alan kurumlar arasında Intel, P&G gibi global şirketler yer alıyor. Örneğin Intel’in CIO’su Kim Stevenson, tüm sektörlerdeki iş yapma biçimlerinin artık teknoloji tarafından yönlendirildiğini belirtiyor ve Oracle’ın pazarlama bulut uygulamalarının birkaç ayda Intel’e 35 milyon dolar gelir kazandırdığını belirtiyor ve ekliyor: “Bu şekilde Intel pek çok geleneksel girişimini buluta göre adapte edecek ve bunu yaparken bilgi teknolojileri departmanını da dönüştürüp inovasyon kapasitesinin artıracak”.
Hurd’ün belirttiği değişime pek çok şirket adapte olmakta zorlanıyor ve bu anlamda kurumsal bir teknoloji firmasından hizmet almak son derece kritik bir önem taşıyor. Tüm şirketlerin stratejileri ve dolayısıyla bilgi teknolojileri ajandaları farklılık gösterse de temel problem aynı: “Bu temel ve gerekli değişimi uygun bütçelerle nasıl hayata geçirebiliriz?”