PROJE MESLEĞİ, DÖRDÜNCÜ SANAYİ DEVRİMİ'NDE ÖNE ÇIKABİLİR

Proje Yönetimi Birliği’nin (APM), proje mesleğinin geleceği hakkında ‘büyük tartışma’ konulu etkinliğe başladıkları günden bu yana üzerinde düşünmemizi istediği altı temel soru var. Bu sorulara dair görüşlerime bu blog yazısında yer verdim, bana katılıyor musunuz yoksa katılmıyor musunuz?

Otomasyon veya yapay zeka (AI) gibi bir teknolojinin dünya ve işlerimiz üzerinde yol açtığı ya da açacağı etkiden bahsetmeyen bir LinkedIn makalesi bulmak neredeyse imkansız. Tıpkı önceki sanayi devrimlerinin işleri büyük oranda etkileyeceğine dair yapılan tahminler gibi bu teknolojilerin de işleri nasıl ele geçireceği hakkında birçok korku tellallığı yapılıyor ama önceki tahminler tamamen tutmamıştı. İlk sanayi devrimi buhar ve makinelerdi, ikincisi endüstriydi ve üçüncüsü de bilgi teknolojileriydi.

Dünya Ekonomik Forumu (WEF), İşlerin Geleceği Raporu 2018’de, dördüncü sanayi devriminde işlerde net bir kazanç olacağını öngörüyor. Raporun iddiası ise ‘otomasyondan büyümeye’ geçiş olacağı yönünde: “…işletmeler, iş güçlerinin üstün olduğu yanları tamamlayacak ve geliştirecek şekilde işlerinin bazılarını otomasyona döndürmenin yollarını arayacaklar…”

Benim bu cümleden anladığım, rutin görevler için otomasyon kullanılacaksa bu süreç, proje profesyonellerinin sebep - sonuç ilişkisi kurma ve karar verme gibi daha karmaşık görevlere yoğunlaşacağı şeklinde. Geleceğin neler getireceğini bilmiyoruz ama değişim her zaman ve her yerde, bu nedenle de proje yönetimine yönelik ihtiyaç daha da artacak. Teknik becerilere çok yoğun bir odaklanma var ama kuruluşların dijital dönüşüm projelerini sunabilmeleri için hala etkin proje yönetimine de ihtiyaçları var.

Proje yönetimi gelecekte neye benzeyecek? Büyük tartışma çerçevesinde de sorulduğu üzere, işlerin otomasyonu gibi teknolojinin rolüne ilişkin raporlara inanacak olursak rutin ve tekrarlayan proje faaliyetlerinin (örneğin, raporlama, veri toplama ve analizi) birçoğu artık proje profesyonellerinin gündeminde yer almayabilecek. Ancak bunun yerine yaşanan dijital devrim sayesinde proje yönetimi mesleği, bilişsel muhakeme ve sorun çözme gibi daha yüksek değerli ve daha ‘insansı’ işler üzerine yoğunlaşabilecek. İnsanlar hala - en azından günümüzde - bilişsel yetenekleriyle makinelerden daha üstün.

Bu dördüncü sanayi devriminde her yönüyle başarılı olmak için mesleğin zihinsel beceriler üzerine yoğunlaşması gerekiyor. Proje yönetimi hala ‘katı’ teknik beceriler (risk, planlama, vb.) odaklanıyor ve bu da kötü bir şey değil, ama temelde projeleri insanlar yürütüyor. Her zaman ‘sosyal becerilerin’ öneminin farkındaydık ve dijital devrim de bu becerileri artık çok daha önemli bir hale getiriyor.

Dünya Ekonomik Forumu’na geri dönecek olursak İşlerin Geleceği 2016 Raporu‘nda şunlar belirtiliyor: “Günümüzde ilkokula başlayan çocukların yüzde 65’i nihayetinde, henüz var olmayan yeni iş türlerinde çalışıyor olacak.”

Bana göre bu tahmin, dördüncü sanayi devriminde çok daha geçerli olacak ve henüz bilmediğimiz birçok yeni teknolojiye ihtiyaç duyulacak. Sınırsız (sonsuz?) sayıda fırsat sunduğundan ilkokula gitmekte olan çocuğum için bu oldukça heyecan verici, ama proje yönetimi mesleğinin geleceği içinse o kadar da heyecanlı değil. Peki bu meslek, henüz icat edilmemiş teknolojilerle nasıl rekabet edebilir?

Bu nedenle yeni nesil proje profesyonellerini cezbetmeye çalışıyorum. Daha ‘insansı’ görevlere odaklanma ihtiyacı çerçevesinde proje profesyonellerinin daha yenilikçi ve girişimci becerilere ve düşünce yapısına ihtiyacı olacak. Fikirleri olan, yaratıcı düşünen, insanların fobilerini ve bunların projelerin işleyişini nasıl etkilediğini anlamak için de insanların ön yargılarının (örn. kayıptan kaçınma, bağış etkisi) ve davranışsal ekonomi, psikoloji ve sinir bilimi gibi etkilerinin farkında olan kişilere ihtiyacımız var. Peki bu beceriler yeni nesili cezbedecek mi ve belki de proje yöneticilerinin yeni demografik yapısı planlama, risk, kalite, vb. konulardan daha başkalarına mı odaklanacak?

Bize değişimi şekillendirmede kimler yardım ediyor? Projelere örnekler sunmak için büyük çaplı kurumlar ile çalışma konusunda bir eğilim var. Bunun sebebini anlıyorum ve mantıklı da. Peki ya kendileri de projeler yürüten küçük ve orta ölçekli işletmeler? İhtiyaçlarını ele almak için proje yürüttüklerini düşünmeyebilen, ki aslında yürütüyorlar, veya proje yönetimini çok fazla bürokratik bulabilecek işletmelerle etkileşim kurmalıyız.

Proje yönetimi kullanan yeni bir şirketi görünce ve yenilikçi ve girişimci bir zihne sahip olunduğunu fark ettiğimizde yüzümüzde bir gülümseme oluşmuyor mu? Muhtemelen.

Okullarla çalışmak da değişimi şekillendirmeye yardımcı olacaktır, bu nedenle okullarla birlikte daha çok çalışma yapıldığını görmeyi isterim. Proje profesyonellerinin ihtiyaç duyduğu becerilerin tamamı, muhteşem hayat becerileri - yeni nesli, okullarından mezun olur olmaz cezbedebilir miyiz? Okullarından yeni mezun olanları, proje yönetimi mesleğinin gerek duyduğu becerilerle donatmak, bu mesleği bir kariyer olarak düşünmeleri için kendilerini teşvik etmenin bir yolu. Peki, okuldayken bir kariyer anketi dolduran öğrencilerden kaçı proje yöneticisi oldu? Proje yöneticisi olmak bir seçenek olarak dahi görülüyor mu? Gerçekten bir seçenek olarak düşünülmesini görmek isterim...

Son olarak, proje mesleğinin bir örgütü olarak APM’nin proje yönetimini geleceğe hazırlama yükümlülüğü olduğuna inanıyorum. Tıpkı proje yönetiminin önemi üzerine tutmakta oldukları ışık gibi. Ancak değişimin etkenleri de sürekli gelişmeye devam edeceğinden bu mesleği de geliştirmeye ihtiyacımız olacak. Proje profesyonellerinin açık fikirli olması ve ömür boyu öğrenmeye istekli olması sayesinde dördüncü sanayi devrimine ayak uydurabilecek ve bu çağda da proje yönetimi mesleği varlığını başarıyla sürdürebilecektir.

Proje mesleğinin geleceğini şekillendirmek ve yeni nesle ve geleceğe uygun hale getirmek hepimizin görevidir. APM’nin de söylediği gibi ‘gelecek sadece işbirliği ile şekillenecek’. Bu yüzden hepinizin büyük tartışmaya katılmasını öneriyorum

 



Eğitimlerle ilgili bilgi almak ve diğer tüm sorularınız için bize ulaşın!

Son Blog Yazılarımız

Sitemizi kullanarak çerezlere (cookie) izin vermektesiniz. Detaylı bilgi için Çerez Politika'mızı inceleyebilirsiniz.